Kış aylarının sert geçmesiyle etkisini gösteren sağanak da İdlib’in Türkiye sınırına yakın bölgelerindeki çadır kamplarında yaşayan binlerce sivilinin hayatını daha da zorlaştırıyor.
Esed rejimi ve destekçilerinin saldırılarıyla yerinden ettiği siviller, bir kışı daha evlerinden uzakta, altyapının bulunmadığı derme çatma çadırlarda geçiriyor.
Saldırılarından kaçarak Ayn el-Beyda Kampı’na sığınan 73 yaşındaki Muhammed Halid, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kış ayının zorlu geçtiğini; yakacak ve gıdalarının olmadığını söyledi.
2015’te Lazkiye’deki Cebeli Ekrad bölgesinden göç eden Halid, “Hayatımda başıma gelen en zor şey köyümden sürgün edilmem. Keşke ölseydim de bu kampa gelemeseydim.” dedi.
Yaşlı olması nedeniyle çalışamadığını belirten Halid, kamp sakinlerinin maddi durumlarının çok kötü olduğunu vurguladı.
Çocuklarını ısıtmak için çevreden yakacak topladığını söyleyen Hüzeyfe Ömer de havanın yağmurlu ve çok soğuk olduğunu söyledi.
Çocuklarıyla dağlardan topladığı odunlarla ısınmaya çalıştığını belirten Ömer, “Topladığımız odunların yarısını gündüz bir saat yakıyoruz. Diğer yarısını da gece yakıyoruz. Bazen gündüz sobayı yakmaya odun bulamıyoruz.” diye konuştu.
Kampta 4 çocuğuyla yaşam mücadelesi veren Safiye Şami de kamplarda hayat şartlarının acı verdiğini söyledi.
Yoksulluk içinde yaşamlarına devam etmeye çalıştıklarını dile getiren Şami, “Yiyecek ekmek bulamıyoruz. Sobayı yakacak odunumuz yok. Çocukları sadece battaniyeyle ısıtabiliyorum.” ifadelerini kullandı.
İDLİB’DEKİ DURUM
Türkiye, Rusya ve İran, 2017’deki Astana toplantısında Esed rejiminin kontrolünde olmayan alanda 4 “gerginliği azaltma bölgesi” oluşturma karar aldı.
Rejim, İran destekli teröristler ve Rusya, saldırılara devam edip 4 bölgeden 3’ünü ele geçirip İdlib’e yöneldi.
Türkiye, Eylül 2018’de Rusya ile ateşkesi güçlendirmek için ek mutabakata varsa da saldırılar Mayıs 2019’da tekrar şiddetlendi. Türkiye ile Rusya’nın 5 Mart 2020’de sağladığı yeni mutabakatın ardından ateşkes büyük ölçüde korunuyor.
2017-2020 yıllarında saldırılardan kaçan yaklaşık 2 milyon sivil, Türkiye sınırına yakın bölgelere göç etmek zorunda kaldı.
